Anasayfa / Tarihi ve Güncel Sorunlar / Sömürgecilik Tarihi / Sömürge Savaşlarında Katledilen Bir Halk “Bandalılar”
Banda Adaları ve Banda Denizi
Banda Denizi ve Banda Adaları

Sömürge Savaşlarında Katledilen Bir Halk “Bandalılar”

Sömürgecilik tarihinde Hollanda Doğu Hindistan Şirketi denildiği zaman akıllara gelen bir iki husustan bahsetmek gerekir. Bunlardan ilki Baharat Savaşları ve buna bağlı olarak ortaya çıkan Banda Adaları katliamıdır.

İsminden de anlaşılacağı üzere Baharat Savaşları Hollanda’nın Güneydoğu Asya’da baharat ticaretinin hakimiyeti için 17. yüzyılda giriştiği savaşlardır. Portekizlilerden sonra Hindistan cevizinin ana vatanı olan Banda Adalarına ulaşan Hollandalılar burada daha uzun süre kalan dominant bir iz bıraktılar. Hollandalılar Güneydoğu Asya ve Hint Okyanusu’na geldiklerinde bölge Portekiz hâkimiyetinde idi. Portekizlilerin bilhassa Maluku ve Malaya adalarında önemli üsleri ve kaleleri olmadığı için Hollandalıların bu adalara yerleşmesi zor olmamıştır. Hollandalılar bölgeye ilk geldiklerinde Hindistan’ın sadece güney kıyılarına ulaşmışlar, içerilere gidememişlerdir. Bunun nedeni Portekiz’in Maluku Adaları’na oranla burada daha hakim durumda olmasıydı.

Baharat Adaları arasında yer alan ve19. yüzyılın ortalarına kadar dünyanın tek Hindistan cevizi kaynağı Banda Adaları on küçük volkanik adadan oluşuyordu. Bunlar batıda Run, Ai; kuzeybatı’da Manukang; doğu’da Pisang; güneydoğu’da Hatta; güney’de Banda Besar; ve merkezde Banda Neira, bunun en yakınındaki komşuları Gunung Api, Adası ile Batu Kapal ve Keraka adacıklarıydı. Hollandalılar ile bu adalarda yaşayanlar arasındaki ilişkiler en başından itibaren sorunlu olarak gelişmiştir. Hollandalılar Bandalı tüccarların anlaşmalara uymayarak ürünleri teslimden ve uzlaşılan fiyattan vazgeçmekte olduklarından, ürün kalitesi ve miktarında sahtekârlık yapmalarından şikayet ederken Bandalılar Hollandalılar, Portekizlilerden sonra mallarını satabilecekleri ikinci bir müşterinin gelmesinden memnuniyet duyarken onların ticarî değeri yüksek mallarına karşılık sundukları ürünlerin aynı seviyede olmadığından yakınıyorlardı. Bir diğer ifadeyle Hollandalılar tarafından Bandalılara sunulan ürünler kaba yün giysiler, ipekler, istenmeyen mamul maddeler karşılığında aldıkları mallara bakılırsa böyle bir ticaret için uygun değillerdi. Öte yandan yine bölgede ticaret yapan Cavalılar, Araplar, Hintliler ve Portekizliler buraya çelik bıçaklar, bakır, ilaç, Hint pamuklu dokuması ve çok aranan Çin porseleni türünden vazgeçilmez ürünler getiriyorlardı. Hollandalıların Hindistan’a yönelmeleri tam da bu nedenledir. Baharat Adalarından alınan ürünlere karşılık nakit ödeme yapmayarak, daha uzun olan karşılığında ürün verme yolunu tercih etmişlerdir. Avrupa’dan getirmekte oldukları pamuklu dokuma ise yerli halkça beğenilmiyordu. Pamuklu dokuma elde etmek için Hindistan’a yönelmişlerdir.

1599’da Maluku’ya ulaşan Hollandalılar yerli halkın Portekizlilerin bölgedeki geleneksel ticaret üzerinde tekel oluşturmaya kalkışmasından oldukça rahatsız olduğunu görmüşlerdi. Bu durumda bir ticarî girişim olan Hollanda Doğu Hindistan Şirketi’nin önünde üç engel bulunuyordu. Yerli halk bunlardan biriydi. Diğer ikisi Portekiz ve İngiliz rakipleriydi. Zamanla her üç engeli de aşan Hollandalılar Baharat Adaları üzerinde tam bir hakimiyet kuracaklar, bir tekel oluşturacaklardır.

Her ne kadar Hollandalılar Banda halkıyla ticaret yapmaktan pek haz etmeseler de bu oldukça kârlı bir ticaretti. Zira buradan elde edilen baharat yüzlerce katı fiyata pazara sürülüyordu. Zaten bu olağanüstü kâr marjı bölgeye gelen Hollanda gemilerindeki artışın sebebiydi. Aynı zamanda Hollanda Doğu Hindistan Şirketi bu nedenle kurulmuştu. 17. yüzyılın başlarına kadar Banda Adaları her bir bölgenin başında bulunan orang kaya adı verilen birtakım nüfuzlu kişilerce yönetiliyorlardı. Bu dönemde aynı zamanda hindistan cevizi Avrupa pazarlarında çok aranan pahalı bir üründü. Hollandalı tüccarla da bu ürünün peşine düşmüşlerdi. Diğer yandan söz konusu ürün yetiştirildiği bölge ve civarında Avrupa’nın neredeyse iki katı miktarında tüketilmekteydi. Nitekim Banda Adalarından bir grup orang kaya Hollandalılar tarafından ikna edilerek baharat ticaretini Hollandalıların tekeline bırakan bir anlaşma imzalamışlardır. Her ne kadar söz konusu anlaşma bir grup yerel hakimle yapılmışsa da Hollandalılar bir süre sonra elde ettikleri tekeli savunmak için bölgeye silahlı güç göndermişlerdir.

Bir süre sonra kendileri açısından adil olmayan ticaret şartlarından sıkılan ve zarar gören Bandalılar Hollandalıların bölgede bir de askeri tahkimat yapmaya başlamaları üzerine silahlı mücadeleye başlama kararı almışlardır. 1609’da Bandaneira Adası’nda bir müstahke mevki inşa etmeleri üzerine konu hakkında görüşmek üzere davet edilen Hollandalı amiral ve beraberindeki yüksek rütbeli kişiler kurulan pusuda öldürülmüşlerdir.

Bölgedeki Portekiz ve İspanya faaliyetleri zayıflamaya başladığı bir dönemde İngilizler Ai ve Run adalarında ticaret merkezleri açmışlar; ürünleri daha yüksek fiyatlardan almaya başlamışlardır. Nitekim İngilizlerin bu yüksek fiyat politikası Hollandalıların baharat ticareti üzerinde tekel oluşturma çabalarını ciddi manada baltalamıştır. İki devlet arasındaki gerginlik arttıkça Hollandalılar daha stratejik bir alanda Belgica Kalesini inşa etmişlerdir. Hollandalılar 1615’te Ai Adası Hollandalılar tarafından işgal olunmuştur. Bunun üzerine İngilizler Run Adası’na çekilmişlerdir. Aynı tarihte İngilizler Ai’ye bir karşı atakta bulunarak adayı geri almışlardır. Bir sene sonra daha güçlü bir Hollanda birliği Ai Adası’na saldırır. İngilizler bir süre özellikle top atışıyla karşı koyabilmişlerse de cephaneleri bittiğinde Hollandalılar adayı ele geçirmiş ve yakaladıkları savunmacıları öldürmüşlerdir. Bharat Savaşları bir süre sonra Hollanda ile İngiltere arasında başlayan 17. yüzyıldaki savaşlar serisinin içinde devam etmiştir. Nitekim 1665-1667 yılları arasında gerçekleşen bu savaşlardan ikincisnin sonunda imzalanan Breda Antlaşması neticesinde Hollandalılar Endonezya takım adalarının tamamını kontrollerine almışlardır. İngilizlere ise biraz yukarıda ismi geçen Run Adası ile meşhur Manhattan Adas’nı bırakmışlardır.

Bandalıların Katliamı

Hollandalılar bölge yöneticilerinin birkaçıyla imzalayarak elde ettikleri baharat ticareti üzerindeki tekeli hayata geçirebilmek üzere askeri güce başvurmuşlardı. Zaten Hollanda Doğu Hindistan Şirketi’nin bu tür yetkileri resmen vardı. Yeni atanan Genel Vali Jan Pieterszoon Coen bu amaçla harekete geçti. 1621’de iyi donatılmış askerler Bandaneira Adası’na çıkarma yaptı. Birkaç gün içinde civardaki Lontar Adası’nı da işgal ettiler. Buranın idarecisi, orang kaya silah zorluyla oldukça sorunlu bir antlaşma imzalamatıldı. Yerine getirilmesi neredeyse imkanız şartlar içeren bir antlaşmaydı. Böylece en küçük bir aksilikte Hollandalılar ellerindeki orantısız askeri gücü devreye sokabileceklerdi.Nitekim bir süre sonra Hollandalılar yeni anlaşmaya aykırı birkaç hususu ileri sürerekCoen’in cezalandırıcı katliamını başlattılar. Japon paralı askerler aracılığı ile kırk orang kaya’nın kafası kesilerek, kesik başları bamboo ağaçlarına asıldı.

Hollandalılar buraya gelmeden önce Banda Adaları’nın nüfusunun, bir bölümü Malay, Cavalı, Çin ve Arap tüccar olmak üzere 13 ile 15 bin kişi arasında bulunduğu yönünde genel bir tahmin yürütülmektedir 1621’de öl dürül en, zorla sürülen veya adayı terk eden Bandalıların gerçek sayısı bilinmemektedir. Dönemin tarihine ait kayıtların, bu katliamdan adalarda sadece bin civarında Bandalının kurtulabildiğini, bunların da hindistan cevizi tarımında zorunlu işçi olarak çalıştırıldığını yazdığı ifade olunmaktadır. Hollandalılar getirdikleri        köleleri, suçluları, sözleşmeli işçileri ve Endenozya’dan göçmenleri yerleştirerek bu adaları yeniden iskan etmişler, bunlar Hindistan cevizi plantasyonlarında istihdam olunmuştur. Katliamdan kurutlan Bandalılar ise Batavia’ya gönderlerek şehrin imarında ve kale inşasında köle olarak çalıştırılmışlardır.

Hollanda’nın Banda adalarında giriştiği bu katliam asırlarca üzüntü ile anılmıştır. İngiliz ve Fransızlar’ın küçük hindistan cevizi ağacının fidelerini kaçırmaya başladıkları 1800 yıllarından sonra meys ticareti azaldıysa da Hollandalılar 1620’lerden 1942’ye kadar Banda adalarında bu ticareti kontrolleri altında tuttular. II. Dünya Savaşı sırasında Japon orduları Maluku ve Banda ada grupları dahil Güneydoğu Asya adalarının tamamını işgal ettiler. Hollanda sömürge yönetiminin sona ermesi üzerine (1949) Banda adaları halkı Maluku adaları halkıyla beraber, bu bölgede kurulan Endonezya’dan ayrı bir cumhuriyet kurma isteğiyle isyana kalkıştılarsa da (1950) isyan bastırıldı ve bu adalar da Endonezya sınırları içinde kaldı.

Banda adaları, daha çok Creole Moluccan adıyla bilinen karışık bir kültüre sahiptir. Burada yaşayan 25.000 nüfus arasında müslümanlar bulunduğu gibi başka dinlere mensup olanlar da vardır. Gerçekte nu nüfusun yüzde kaçı Bandalılardır malum 15 bin kişini katli ve sağ kalan bin kişiyi adada köle olarak çalışırtırmak için sağ bırakılırken, bir kısmını gemilerle köle olarak başka sömürgelerine taşınmıştı.  Geride kalan kölelerinde akıbetleri belli olmadığından rahatlıkla söylebiliriz ki,  gerçek Bandalılar Hollanda ve diğer Avrupa devletlerinin işgal, sömürü ve katliamlarına maruz kalarak tarih sahnesinden silinmiştir.  350 yıldan fazla süren Hollanda sömürge idaresinden bugüne ulaşan Neira’daki Belgica ve Nassau kaleleri ile Lonthor adasındaki Hollandia Kalesi en önemli mimari eserlerdir.

 

Endonezya’nın Maluku bölgesinin cenneti Banda Adalarındam Bir Görünüm

Endonezya’nın Maluku bölgesinin cenneti Banda Adalarından Bir Görünüm

 

Kaynaklar: 

1- Yrd. Doç. Dr. Metin ÜNVER , Sömürgecilik Tarihi, İstanbul, İstanbul Üniversitesi

2- Türk Diyanet Vakfı İslam Araştırmaları Merkezi, “http://www.tdvia.org/dia/ayrmetin.php?idno=050054&idno2=c050042”

3-  Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı “http://www.tepav.org.tr/tr/kose-yazisi/s/861”

 

     Abdullah CİNKARA

abdullahcinkara@yahoo.com

 

Hakkında Abdullah Cinkara

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*