Anasayfa / Türk Tarihi / Osmanlı Tarihi / Osmanlı Duraklama ve Dağılma Dönemi / I. Dünya Savaşı Sırasında Osmanlı Devletini Paylaşma Planları
I.Dünya Savaşında Osmanlı'nın Paylaşımı
I.Dünya Savaşında Osmanlı'nın Paylaşımı

I. Dünya Savaşı Sırasında Osmanlı Devletini Paylaşma Planları

1. Rusya’nın Emellerinin İtilaf Devletlerince Kabulü – İstanbul Anlaşması

Rusya geleneksel politikası olan Boğazlar ve İstanbul’u ele geçirmek ve Akdeniz’e açılmak üzere, Osmanlı Devletinin savaşa fiilen girmesinden sonra faaliyetlerini hızlandırmıştır. İngiltere ve Fransa ise prensipte olumlu yaklaştıkları Rus isteklerinin Almanya’nın yenilmesinden sonra kesinleştirilmesini istemişlerdir. Bu arada Fransa da Suriye ve Filistin üzerinde kendi önceliklerini Rusya’ya kabul ettirmiştir. Taraflar, istediklerini elde eden tarafın savaş sona ermeden birbirlerini yalnız bırakmasından endişe etmişlerdir. İngiltere ve Fransa’nın donanmalarının Çanakkale yolu ile İstanbul’u işgal etmesi plânını uygulamaya koydukları esnada, devre dışı kalmak istemeyen Rusya’nın, 4 Mart 1915’te müttefiklerine notalar verdiği görülmüştür. Rusya, İstanbul’u, Boğazları, Marmara Denizi’nin batı kıyılarını, Midye-Enez hattına kadar Trakya’nın güneyini, İstanbul Boğazı’nın doğusu ile Sakarya ile İzmit arası bölgeyi ve Marmara adalarını istemiş, İmroz ve Bozcaada hakkında da son sözü söylemeyi plânlamıştır. İngiltere ve Fransa böyle bir baskıyı hoş karşılamamışlardır. Ancak ortak amaca hizmetlerinin bir karşılığı olarak karşı da çıkmamışlardır. İngiltere, 12 Mart, Fransa 10 Nisan 1915’ de Rus isteklerini kabul ettiklerini bildirmişlerdir. Dolayısıyla Rusya da müttefiklerinin Yakın ve Orta Doğudaki hâkimiyetlerini kabul etmişlerdir.

2. Anadolu’nun Ve Orta Doğu’nun Paylaşılması

2.1. Sykes – Picot Anlaşması

İngiltere’nin Orta doğu planlarını konu alan ilk düzenleme İngilizlerin Mısır’daki Yüksek Komiseri Mac Mahon ile Hicaz bölgesine hâkim Şerif Hüseyin’in oğlu Abdullah arasında 23 Ekim 1914 tarihinde yapılmıştır. Burada İngiltere, müttefiki Fransa’nın nüfuz bölgelerine zarar vermeden Arapların bağımsızlığını destekleyecektir. İskenderun, Mersin ve Şam Arap toprağı sayılarak Hüseyin’e büyük bir Arap Krallığı verilecektir. Karşılık olarak İngiltere de Basra ve Körfezde genişleyecektir. Bu çerçevede 22 Kasımda İngilizler Basra’yı işgal etmişlerdir. 18-19 Aralık’ta ise Mısır’da İngiliz himayesi ilan edilmiştir. Ancak Araplar isyan etmemişlerdir. Zira hem kendi aralarında bir fikir ve eylem birliği yoktu, hem de taraflardan daha fazla tavizler almayı bekliyorlardı.

Esas itibariyle Orta doğunun İngiltere ve Fransa arasında paylaşımını belirleyen ve bölgenin kaderi üzerinde kalıcı etkiler bırakan Sykes – Picot anlaşması olmuştur. Bu anlaşma İngiltere’nin Osmanlı devletini Müslüman emirlerin isyanları ile zor durumda bırakma stratejisine dayanmaktadır. Hicaz Emiri Hüseyin’in bütün Arap yarımadası, Suriye ve Irak’ı içine alan bir devlet kurmasını, Lübnan’ı hariç bırakarak destekleyen İngiltere, Necd Emiri İbn Suud ile de Kuveyt hariç Basra körfezinin güney kıyılarını kapsayan bir bağımsızlık anlaşması yapmıştır. Buna mukabil bölgede İngiltere’yi yalnız bırakmak istemeyen Fransa’nın paylaşımda yer alma ısrarı da artmıştır. 9-16 Mayıs 1916 da gerçekleştirilen uzlaşmaya göre Bağdat – Basra arasındaki Dicle -Fırat nehirleri bölgesi İngiltere’nin, Beyrut dâhil Suriye’nin bütün kıyı bölgesi, Adana, Mersin Fransa’nın olacaktır. Fransa adına Georges Picot, İngiltere adına Sir Mark Sykes’in imza koydukları anlaşma onların adı ile anılmıştır. Şerif Hüseyin 1916 Haziranında Osmanlı Devletine isyan ederek savaş ilan etmiştir. 1916 Ekiminde ise Arabistan krallığını açıklamıştır. İngiltere de buna diplomatik destek vermiştir. Araplar İngilizlerin bu manevralarını ancak Bolşeviklerin ihtilâl sonrasında Çarlık diplomasisinin gizli belgelerini açıklamaları ile öğrenebileceklerdir.

2.2. İtalya’nın Devreye Girişi – St. Jean de Maurienne Anlaşması

İngiltere ve Fransa, İstanbul üzerinde Rusya’nın hâkimiyetini tanıdıkları sırada İtalya’ya da savaşa girmesi hâlinde Antalya’yı vermeyi taahhüt etmişlerdir. Daha önce imzalanan 26 Nisan 1915 tarihli Londra anlaşması ile İtalya On iki Adalar ve Trablus üzerinde serbest bırakılmıştır. İtalya Anadolu üzerindeki beklentilerini kısmen gerçekleştirmiştir. Ancak İngiltere, Fransa ve Rusya arasındaki paylaşmalardan resmen haberdar edilmeyen ve bundan rahatsızlık duyduğunu sık sık dile getiren İtalya’nın da Batı ve Güney Anadolu’da emelleri olmuştur.

Rusya’da ihtilâl çıkması üzerine müttefiklerini sıkıştıran İtalya isteklerinin hepsini kapsayan bir anlaşma istemiştir. Nitekim 19-21 Nisan 1917 ‘de St. Jean de Maurienne’de anlaşma sağlanmıştır. İtalya’nın 1916 yılında İngiliz -Fransız ve Ruslar arasındaki paylaşımı kabul etmesine karşılık Mersin hariç Antalya, Konya, Aydın ve İzmir’in İtalya’ya verilmesi kabul edilmiştir. Ancak anlaşmanın yürürlüğe girmesi için Rusya’nın tasdiki gerekecekti. İngiltere ve Fransa’ya İzmir’de, İtalya’ya, Mersin, İskenderun, Hayfa ve Akka’ da serbest liman kurma hakkı tanıyan bu anlaşma Rusya’daki yeni yönetim tarafından onaylanmadığı için yürürlüğe girmemiştir.

2.3. İngiltere’nin Ortadoğu’da Siyonizmi Desteklemesi: Balfour Deklerasyonu

İngiltere’nin Orta Doğudan Osmanlı Devletini tamamen dışlayıp savaş sırasında ve sonrasında kontrol etme çabalarının sonuncusunu Dışişleri bakanının Siyonistler ile ilgili bir deklarasyonu oluşturmuştur. 2 Kasım 1917 tarihinde yayınlanan bildiride İngiliz hükümeti İngiltere ve Amerika’daki Siyonist liderlere Filistin’de milli bir devlet kurmaları için ellerinden gelen yardımı esirgemeyecekleri sözünü vermiştir.

 

Prof. Dr. Cezmi Eraslan

Hakkında Abdullah Cinkara

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*

x

Check Also

Tarihte Bugün Birleşik Donanma Çanakkale Deniz Harekâtında Ağır Hasar ile Geri Çekildi.18 Mart 1915

Zevat-ı kiramın ,üzerimize top tüfek ile gelip namus-u vatanımıza kast eden Akif’in ”Kimi Hindû, kimi ...