Anasayfa / E-Kitap / El Yazması ve Matbu Eserler / Diplomasi / Anlaşmalar / Lozan Antlaşması 1923 Tam Metin

Lozan Antlaşması 1923 Tam Metin

Lozan Antlaşması

Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordularının İzmir’e girmesinden sonra Çanakkale ve İstanbul üzerine yönelmesi İngiltere, Fransa ve İtalya Hükümetlerini tedirgin etti. 20-23 Eylül’de Paris’te toplanan bu devletlerin Dışişleri Bakanları askeri harekâtın durdurularak Venedik ya da başka bir yerde barış görüşmelerinin yapılmasını istedi. Mustafa Kemal Paşa bu isteğe olumlu cevap verdi ve barış görüşmeleri için İzmir’i önerdi.

Mudanya Mütarekesinin imzalanmasından sonra Osmanlı Sadrazamı Tevfik Paşa 17 Ekim 1922’de Mustafa Kemal Paşa’ya bir telgraf göndererek kazanılan başarının İstanbul ile Ankara arasında oluşan ikiliği ortadan kaldırdığını belirtti. Artık ulusal birliğin sağladığını bu nedenle Avrupa kentlerinde yapılacak ve her iki tarafın da çağrılacağı barış görüşmelerinde ortak hareket edebilmek için güvendiği bir kişiyi İstanbul’a göndermesini istedi. Tevfik Paşa artık ülkede düşmanın kalmadığını, Padişahın ve Onun hükümetinin yerinde oturduğunu ima ederek kendi varlığına meşruiyet kazandırmak istemekteydi. Mustafa Kemal Paşa Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kabul ettiği anayasaya ile yeni devletin niteliklerinin belirlendiğini belirtti ve Türk ulusunun geleceğinden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin sorumlu olduğunu söyledi. Yakında toplanacak barış konferansında Türkiye’yi; Türkiye Büyük Millet Meclisince belirlenen kişilerin temsil edeceğini bildirdi. İtilaf Devletleri ise 27 Ekim 1922’de, İsviçre’nin Lozan kentinde yapılacak barış konferansına Osmanlı Devleti ile Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcilerini birlikte davet etmişlerdi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti Osmanlı Devleti temsilcisinin bulunduğu konferansa katılmayacağını belirtti. Ancak Osmanlı Devleti kaldığı sürece İtilaf Devletleri temsilcileri bundan yararlanmaya çalışacaklardı. Öyle ise yapılması gereken Osmanlı devletinin varlığına son vererek Türkiye’nin tek temsilcisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi olduğunu bir kez daha açıkça ortaya koymaktı. Nitekim Tevfik Paşa’nın Sadrazam unvanıyla Türkiye Büyük Millet Meclisine hitaben gönderdiği ve Osmanlı Hükümeti ile Türkiye Büyük Millet Meclisi arasında bir ikilik kalmadığını, vatanın yüksek çıkarları doğrultusunda birliği sağlamanın farz olduğunu belirten telgraf üzerine başlayan tartışmalar, saltanatın kaldırılmasıyla sonuçlandı(1 Kasım 1922). Saltanatın kaldırılması üzerine Tevfik Paşa Hükümeti 4 Kasım’da istifa etti. Padişahlığı elinden alınan Vahdettin ise can güvenliğini tehlikede görerek İtilaf Devletlerinin İstanbul’daki işgal orduları başkomutanı General Harrington’a bir mektup yazarak İngiltere Devletine sığınmak ve vakit geçirilmeden İstanbul’dan ayrılmak istediğini bildirdi. 17 Kasım 1922’de Malaya Zırhlısı ile İstanbul’u terk etti. Böylece Osmanlı devleti tarihin derinliklerine itildi. Türkiye’nin tek temsilcisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi olduğu ortaya çıktı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, İtilaf Devletlerinden 13 Kasım’da İsviçre’nin Lozan Kentinde başlayacak Barış Konferansına katılma davetini aldığı zaman konferansa katılacak heyetin saptanması, konferansta görüşülecek konuların belirlenmesi için yoğun bir çalışma içine girdi.

Konferansa Katılan Devletler

İngiltere, Fransa, İtalya ve Japonya’nın düzenleyici olduğu konferansta görüşmelere;

Türkiye ile sorunları olan ülkeler: Yunanistan, Romanya, Sırp, Hırvat ve Sloven Devleti.

Gözlemci Olarak: Amerika Birleşik Devletleri.

Mali konularda toplantılara katılanlar: Belçika ve Portekiz.

Karadeniz’e kıyısı olan devletler: Sovyet Rusya ve Bulgaristan katıldılar

Türkiye; Lozan görüşmelerinde zaman zaman Rusya ve Bulgaristan’ın desteğini almış olsa da genellikle tek başına bu devletlerle mücadele etti. Tartışmalar daha çok İngiltere’yle yaşandı. Üzerinde güneş batmayan imparatorluk olarak adlandırılan İngiltere, Türkiye’nin bu savaştan yenik olarak ayrılması için elinden geleni yaptı. Yunan ordusunu sürekli destekledi. O nedenle de İngiltere ile tartışmalar daha sert geçti. Fransa ve İtalya ile daha çok iktisadi ve mali konularda tartışmalar yaşandı. Her devlet diplomatik deneyimi yüksek kişilerin başkanlığında güçlü kişilerden oluşan heyetlerle konferansa katıldı. İngiltere’yi deneyimli politikacı ve Dışişleri Bakanı Lord Kürzon(Curzon), Fransa’yı Roma Büyükelçisi Barriere, İtalya’yı İstanbul’daki Yüksek Komiseri Garroni, Japonya’yı Londra Büyükelçisi Hayashi, Yunanistan’ı Venizelos başkanlığında bir heyet temsil etmekteydi.

 

Konferansa Katılacak Türk Heyetinin Belirlenmesi

Türkiye’nin kaderini belirleyecek olan bu konferansta Türkiye’yi kimler temsil edecekti? Bu sorun başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere Hükümeti, Meclisi dolayısıyla da tüm Türk halkını ilgilendiriyordu. Mustafa Kemal Paşa İzmir’den Ankara’ya döndükten sonra bu konuyla ilgilenmeye başladı. O günkü havaya göre Hükümet başkanı Rauf Beyin, Dışişleri Vekili Yusuf Kemal Beyin, Sıhhat ve İçtimai Muavenat (Sağlık ve Sosyal Yardım) Vekili Rıza Nur Beyin heyete seçileceklerine kesin gözüyle bakılıyordu.

Mustafa Kemal Paşa, diplomaside deneyimi olmamasına rağmen Mudanya Konferansı’nda sergilediği çaba ile takdir toplayan İsmet Paşa başkanlığında bir heyetin oluşturulmasını uygun buldu. Ancak bu düşüncenin gerçekleşebilmesi için İsmet Paşa’nın hükümet içine alınması gerekiyordu. Dışişleri Vekili Yusuf Kemal Bey sağlık sorunları gerekçesiyle istifa ederek yerine İsmet Paşanın getirildi. (26 Ekim 1922). Hükümet İsmet Paşa’nın başkanlığında Trabzon Milletvekili Hasan Bey ile Sinop milletvekili Rıza Nur Bey’lerden oluşan bir heyetin Lozan’a gönderilmesini kararlaştırdı. Türkiye Büyük Millet Meclisi de bu heyeti onayladı. Bunun yanında, milletvekillerinden, dışişleri uzmanlarından, askerlerden, basın mensuplarından ve çeşitli alanlarda uzmanlıklarıyla tanınan kişilerden de geniş bir danışma heyeti oluşturuldu.

Konferansa Gidecek Türk Heyetine Verilen Talimat

Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, Lozan’a gidecek heyete verilmek üzere Misak-ı Milli temeline oturtulan 14 maddelik bir de yönerge hazırladı. Özellikle Ermeni Yurdu ve Kapitülasyonlar konusunda hiçbir tavizin verilmemesini, bu konularda gerekir ise görüşmelerin kesilmesini belirtti.

Türk Heyetine Verilen Talimat Şöyleydi:

  1. Doğu Sınırı(Şark Hududu): Ermeni Yurdu mevzubahis olamaz. Olur ise görüşmeler kesilir.
  2. Irak Sınırı: Süleymaniye, Kerkük ve Musul livaları istenecek Petrol v.s imtiyazları konusunda İngilizlere bazı ekonomik çıkar sağlayıcı hakların verilmesi görüşülebilir.
  3. Suriye Sınırı: İmkân bulunur ise bu sınırın düzeltilmesine çalışılacaktır.
  4. Adalar: Duruma göre hareket edilecek, kıyılarımıza yakın adaların alınmasına çalışılacak. Alınamadığı takdirde Ankara ile görüşülecek.
  5. Trakya Batı Sınırı: 1914 sınırının elde edilmesine çalışılacaktır.
  6. Batı Trakya: Misak-ı Milli maddesi
  7. Boğazlarda ve Gelibolu yarımadasında yabancı güçlerin bulunması kabul edilemez.
  8. Kapitülasyonlar kabul edilemez. Görüşmelerin kesilmesi gerekiyor ise kesilir.
  9. Ekalliyetler(Azınlıklar): Esas mübadeledir.
  10. Düyun-u Umumiye: Bizden ayrılan ülkelere bölüştürülmesi
  11. Ordu ve donanma için sınırlandırma getirilmeyecektir.
  12. Yabancı Kuruluşlar( Müessesat-ı Ecnebiye): Yasalarımıza tabi olacaktır.
  13. Bizden ayrılan ülkeler için Misakı Milli’nin ilgili maddesi geçerlidir.
  14. İslam Cemaatlerinin, vakıflarının hakları eski antlaşmalara göre belirlenecektir.

Türk heyeti 5 Kasım’da Ankara’dan, 8 Kasım’da da İstanbul’dan hareket etti.

Lozan Antlaşmas Tam Metin Buradan İndirebilirsiniz.

 

 

Başbakanlık Müdevvenat Müdüriyeti

Necmi İstiklal Matbaası, 1931

Hakkında Abdullah Cinkara

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*

x

Check Also

Milli Mücadele

Milli Mücadele Kitap, Makale, Tez Listesi (2000 Adet)

Milli Mücadele ve Dönemi için başvurulabilecek Kaynak Listesi (Kitap, Makale ve Tezler) (ATATÜRK), Gazi M. ...